Kurban Bayramı'nda et tüketimindeki artışı değerlendiren Acıbadem Hastanesi Ankara Beslenme ve Diyetetik Uzmanı Renan Güneş, hijyen koşulları, pişirme yöntemleri ve et porsiyonları gibi dikkat edilmesi gereken konular hakkında bilgi verdi.
“ET DİĞER BESİNLERE GÖRE SİNDİRİMİ ZORDUR”
Diyetisyen Güneş, özellikle kronik rahatsızlıkları olanların çok dikkatli olması gerektiğini vurgulayarak, şöyle konuştu: “Hayvansal kökenli bir protein olan kırmızı ette ayrıca kolesterol ve doymuş yağ oranı da oldukça yüksek. Şeker hastalarına aşırı et tüketimi öneriliyor. Kilo vermek isteyenler, kolesterolü ve trigliseridi yüksek olan kişiler, böbrek ve karaciğer hastaları, etteki yüksek miktardaki doymuş yağ, kandaki kolesterol seviyesini yükselterek koroner kalp hastalığına, ayrıca kilo alımına, çarpıntıya, Özellikle şeker hastalığı, tansiyon ve kalp rahatsızlığı olan kişilerde kan basıncının yükselmesi ve şeker seviyesinin yükselmesi, “Etin diğer gıdalara göre sindirimi zordur ve fazla tüketilmesi sindirim sorunlarına neden olabilir” dedi.
“1-2 GÜN BUZDOLABINDA SAKLANMALIDIR”
Hayvanın uygun şartlarda kesilmesi gerektiğini vurgulayan Diyetisyen Güneş, taze kesilen hayvanın etinin pişirilmesi ve sindirilmesinin zor olduğunu, hazımsızlık, mide ve bağırsak sorunlarına neden olabileceğini bu nedenle etin buzdolabında 1-2 saat saklanması gerektiğini söyledi. 2 gün. Sonraki saklama koşullarının öneminden bahseden Diyetisyen Güneş, etlerin doğru ve yeterli saklama koşullarında saklanmamasının salmonella ve Coli basili gibi mikroorganizmaların neden olduğu gıda zehirlenmelerine yol açtığını sözlerine ekledi.
Kurban Bayramı'nda da her zaman olduğu gibi sağlıklı beslenme ilkelerine uyulması, yiyecek seçimi ve porsiyon kontrolünün önemine değinen Diyetisyen Güneş, kurban etini hazırlamadan önce ve sonra ellerin bol sabun ve su ile yıkanması gerektiğini, etin mutlaka yıkanması gerektiğini söyledi. üzerinde bulunan maddelerin uzaklaştırılması için de yıkanmalıdır.
“GÜNLÜK PİŞİRME MİKTARLARINA BÖLÜP DONDURUCUDA SAKLAYIN”
Etin pişirilme yöntemine değinen Güneş, şunları söyledi: “Etin kendi suyunda ve kısık ateşte pişirilmesi tavsiye edilir. Daha iyi pişeceği için etin küçük parçalar halinde kesilmesi tercih edilir. Artan etleri dondurmayı planlıyorsanız, günlük pişirme miktarlarına bölün ve dondurucuda saklayın. Eti dondurucudan çıkardıktan sonra, çözülmesi için mikrodalgaya veya buzdolabına koyarak buzunu çözmek en iyisidir. “Eti pişirirken oda sıcaklığında çok uzun süre bekletmemeli ve buzdolabına koymalısınız” dedi.
Diyetisyen Güneş, özellikle kuyruk yağı ve donyağı tüketilmemesi gerektiğini vurgulayarak, etin haşlandığı suyun doymuş yağ içeriği yüksek olduğundan yemeklerde kullanılmaması gerektiğini, et tüketiminin artmasıyla birlikte ürenin de vücuttan atıldığını belirtti. seviyesi de artacaktır ve bu nedenle günde en az 2,5-3 litre su içmelisiniz.
“ET TÜKETİMİNİ 1 ÖĞÜN İLE SINIRLANDIRIN”
Diyetisyen Güneş, etin C vitamini açısından zengin sebzelerle tüketilmesinin demirin et tarafından emilimini artıracağını ve daha fazla verim sağlayacağına dikkat çekerek, şöyle konuştu: “Bu nedenle et tüketimini tek öğünle sınırlandırın, sağlıklı pişirme yöntemleriyle pişirin ve birlikte tüketin. C vitamini açısından zengin besinler etin sağlıklı olmasını sağlayacaktır.” “Bir şekilde yıpranmasına yardımcı olacak” dedi.
Diyetisyen Güneş, tatillerde çok fazla tatlı tükettiğimizin altını çizerek, şerbet ve makarnalı tatlılar yerine daha hafif sütlü veya meyveli tatlılar önerildi.